BTK Başkanı Tayfun Acarer, “Güvenli internet seçeneği, numara taşıma seçeneği gibi sunulan bir seçenektir. Bütün abonelere zorla bir işlem değildir. İsteyen kullanır, istemeyen kullanmaz.” dedi.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acarer, kamuoyunda tartışmalara neden olan Güvenli İnternet Kullanımı Yönetmeliği hakkında internet haber sitelerinin yöneticilerine bilgi verdi. Konu hakkındaki tartışmalara değinen Acarer, “Olay hiç tahmin etmediğimiz şekilde gelişti. Bizim için sıradan bir düzenlemeydi bu. Mazisi 10 ay öncesine gidiyor.” dedi. Güvenli İnternet Yönetmeliği’nin dayanağının daha önce çıkan Tüketici Hakları Yönetmeliği olduğunu belirten Acarer, “Bu çok güzel bir yönetmelikti. Biz bunu çıkarırken bütün kuruluşlardan görüş aldık. Taslağı BTK’nın web sitesine koyduk. 3 hafta kadar webde kaldı. Daha sonra yayınlandı. Bu konu aslında ağırlıklı olarak çağrı merkezlerini ilgilendiriyordu. Çağrı merkezini arayanların bekletilmeden hizmet alabilmelerini amaçlıyordu. Bunun içindeki bir madde, Güvenli İnternet Kullanımı’nı içeriyordu.” şeklinde konuştu.
NUMARA TAŞIMA GİBİ BİR SEÇENEK
Yönetmeliğin hazırlanmasında 15 kadar servis sağlayıcısıyla birlikte çalışıldığını ve TİB İnternet Dairesi Başkanı Osman Nihat Şen’in başkanlığında toplantılar yapıldığını hatırlatan Acarer, şunları söyledi: “Servis sağlayıcılarla birlikte, ortak bir metin ortaya çıkarıldı. O ana kadar sürece baktığımızda sıradan bir düzenleme gibi gözüküyordu bizim için. Aradan aylar geçti. Olay daha sonra internete sansür diye karşımıza çıktı. Gazeteci arkadaşlar sorduğunda hatırlamakta bile zorlandım. Bütün abonelere zorla bir işlem yaptıran, bir düzenlemenin içine alan bir uygulama değil, numara taşıma seçeneği gibi sunulan bir seçenekti. İsteyenin kullanacağı, istemeyenin kullanmayacağı bir seçenektir. Servis sağlayıcılar, sistemlerinin buna hazır hale getirmeleri için bizden süre istediler. 6 ay süre verildi.”
22 AĞUSTOS’TAN SONRA NE OLACAK?
Şu anda tüm internet kullanıcılarının tek bir profil içinde olduğunu belirten Acarer, “22 Ağustos’tan sonra ne olacak diye bakarsanız, bu profile ilaveten ‘Güvenli Profil’ diye ikinci bir profil getiriyoruz. İsteyen mevcut profilde kalacak, isteyen güvenli profile geçecek ve bunun içinde de üç seçenekten birini tercih edebilecek. Güvenli interneti seçen kullanıcı, isterse bunu kullanabilecek, istedikleri zaman da mevcut profile dönebilecek. Bu geçiş işlemleri de ücretsiz olacak.” şeklinde konuştu.
DEVLET YAPINCA ELEŞTİRİLİYOR
Güvenli internet düzenlemesini devletin yapmasıyla ilgili eleştirileri de değerlendiren Acarer, “İlla devlet yapacak diye bir şey yok. İnternet servis sağlayıcılar da bunu yapabilir. Bunun iki farkı var. Birincisi ücretsiz olacak, ikincisi de mevcut servis sağlayıcılardaki güvenli profillerde bir caydırıcılık var. Güvenli profilden istediğiniz zaman çıkamıyorsunuz. Çocukları için güvenli profil alanlar kendileri de bu profil içinde kalıyordu. Biz bütün servis sağlayıcılardan bunun altyapısını hazırlamalarını istiyoruz. Sanılıyor ki bütün internet bizim üstümüzden geçiyor. Bizim elimizde bir vana var, istediğimiz zaman açıyor, istediğimiz zaman kapatıyoruz.” dedi. Acarer, “Bu konuyla ilgili olarak siyasi otoriteyle hiçbir temasımız olmadı. Bu yönetmelik kapsamında çıkarıldı. Daha sonrasında tepkiler olunca siyasi otoriteye bunun ne olduğuna ilişkin bilgi verildi. 5651 sayısı yasa hariç. Bu yasayı Meclis çıkardı.” şeklinde konuştu.
STANDART PROFİL NASIL UYGULANACAK?
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı İnternet Dairesi Başkanı Osman Nihat Şen de toplantıda, standart profilin, güvenli internet paketinin içinde olmadığını söyledi. Kullanıcıların herhangi bir seçimde bulunmadığı takdirde mevcut internet hizmetini almaya aynen devam edeceğini hatırlayan Şen, uygulama hakkında da şu bilgileri verdi: “Kullanıcılar kendileri için ayrılan bir web sayfası üzerinden profillerini seçebilecekler. İsteyen çağrı merkezinden de değişiklik yapabilecek. Güvenli İnternet paketinin içinde neden Standart Paket var deniliyor. Tüm tartışma buradan çıkıyor. Bu geçiş aşaması için konuldu. Daha sonra çıkarılacak.”
ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ YAPILIYOR
Şen, TİB bünyesindeki İnternet Bilgi İhbar Merkezi’nin, Uluslararası İnternet İhbar Merkezleri Birliği (INHOPE) üyeliğine kabul edildiğini hatırlatarak, bu alanda uluslararası işbirliğine gittiklerini söyledi. Şen konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “INHOPE’la yaptığımız görüşmelerde, onlara bir yılda gelen şikayetin bize bir haftada geldiği ortaya çıktı. Uluslararası İnternet Bilgi İhbar Merkezi yılda 4 bin şikayet alırken biz bu şikayeti bir haftada alıyoruz. 10 binden fazla aileyle görüştük ve güvenli internet kullanımının ailelerin ciddi bir ihtiyacı olduğunu gördük ve bunu da bir rapor olarak yayınladık. İnternet kullanıcılarının, güvenli internet hizmeti almalarının bir tüketici hakkı olduğunu vurguladık.”
TÜRKİYE’YE ÖZEL LİSTELER OLUŞTURULMALI
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı İnternet Dairesi Başkanı Osman Nihat Şen, “Yasak konusunda en çok tepkili olan insanlardan biriyim.” dedi. Avustralya hükümetinin güvenli internet konusunda çok ciddi bir harcama yaptığını ifade eden Şen, bu uygulamanın sonra iptal edildiğimi söyledi. Şen’e göre bu iptalin neden, çocukların bu sistemi aşmanın yollarını ebeveynlerden daha iyi biliyor olmasıydı. İnternetin filtrelenmesi için uluslararası yabancı güvenlik şirketlerinin filtre sistemlerinin kullanıldığını hatırlatan Şen, ancak filtrelerin Türkiye için kullanışlı olmadığını söyledi. Şen, “Çünkü Türkiye’deki içeriğe özel üretilmiş değil. Biz o nedenle hazır bir çözüm istemiyoruz. Kullanıcıların uyarısı, devlet kurumlarının önerilerini alarak engelli site listeleri oluşturmaktan yanayız.” dedi.
LİSTELER MİLYON DOLAR DEĞERİNDE
Filtrelerin neden şifreli olduğunun sorulduğunu da hatırlatan Şen, uluslararası şirketlerin hazırladığı engelli sitelerin listelerinin milyon dolarlar değerinde olduğunu, bu nedenle şifrelendiğini belirterek şunları söyledi: “Herkes kendi içinde özdenetim kapsamında listesini oluşturabilir. Bu listelerde beyaz kategori olur. İnternet haber portallarının hiçbir zaman engellenmemesi lazım. Bunların engellenmemesi için beyaz listesine alınması gerekir. Biz internet kafecilerden destek alıyoruz. Günde 10 bin tane internet kafecilerden ‘şunu kaldırabilirsiniz, şunu ekleyebilirsiniz’ diye yorum alıyoruz.”
TİB BAŞKANI SİTE KAPATMADIĞI İÇİN YARGILANIYOR
Telekomünikasyon İletişim Başkanı Fethi Şimşek’in site kapatma kararlarını uygulamadığı için yargılandığını hatırlatan Acarer, “TİB Başkanı şu an mahkemede. Umarım ceza almaz. Site kapatmadığı için yargılanıyor. Karara bakılırsa, tüm popüler sitelerin kapatılması gerekiyordu. Ben mahkeme kararını uygulamadığım için hapse girersem ziyaretime mi geleceksiniz, aman ne iyi adam mı diyeceksiniz.” dedi. Kapatma kararlarının kendileriyle ilgisi olmadığını belirten Acarer, “Mahkemeler kapatma kararlarını direk internet servis sağlayıcılarına gönderiyorlar. Blogspot kararı bize gelmedi mesela.” dedi. Şimşek’in yargılanmasına neden olan olayı İnternet Medyası Derneği Başkanı Hadi Özışık hatırlattı. Özışık, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, kendisiyle ilgili bir grup açılmadı nedeniyle Facebook’u kapatmadığı için Telekomünikasyon İletişim Başkanı Fethi Şimşek’i dava ettiğini söyledi.